Dünyanın en zengin adamı Meksikalı telekomünikasyon milyarderi Carlos Slim yakın bir zamanda dünya genelindeki şirketler için daha kısa bir çalışma haftası fikrini önerdi. Asuncion, Paraguay'daki bir konferansta Financial Times'a konuşan Slim, "Haftada üç iş günü olsaydı yaşam kalitemizi artırmak için rahatlamaya daha fazla vaktimiz olurdu," ifadesini kullandı. Slim 4 gün tatil yapmanın yeni boş vakit aktiviteleri için zaman ayıracağından birçok kişi için iş fırsatları yaratacağını açıkladı.

Ancak Slim insanların bu üç iş gününde günde 10 ila 11 saat arasında çalışmasını öneriyor. Slim ayrıca emeklilik yaşının 70 ya da 75'e çıkarılmasını tavsiye ediyor.

Bazı uzmanlar Slim'in fikrinde doğruluk payı olduğunu ifade ediyor. Aslına bakarsak, Slim haftalık iş günlerinin uzunluğu hakkındaki bir süredir devam eden tartışmalarda manşetleri bulan son kişi oldu.

"Upgrade: Taking Your Life and Work from Ordinary to Extraordinary" (Yaşamınızı ve işinizi sıradanlıktan sıra dışılığa yükseltin) adlı kitabın yazarı ve danışmanlık ve araştırma şirketi Creative Class Group'un CEO'su Rana Florida, "Tükenmişliğin üretkenlik kaybının büyük bir göstergesi" olduğunu belirtiyor. "40 saatlik çalışma haftası üretkenlik için 'sihirli bir rakam' değil," diyen Florida, "İnsanları çalışma masalarına zincirlemenize gerek yok," şeklinde görüş bildirdi.

Florida, çalışma saatlerini kısaltmanın özellikle yoğun stres altında çalışan ilk yardım uzmanları ve yaratıcı işlerde çalışan kişilerde işe yaracağını belirtti.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı'nın (OECD) yayımladığı son analize göre birçok ülkede ABD'ninkinden daha kısa çalışma saatleri bulunuyor. OECD analizini iş üretkenliğinin çalışma saatleriyle artmadığını söyleyerek sonlandırıyor. Örnek olarak Yunanlılar bir yılda 2,034 saat çalışırken, Almanların sadece 1,397 saat çalışmasına rağmen Almanların üretkenliği yüzde 70 daha yüksek.

Iowa merkezli bir işyeri danışmanı Steve Langerud, "Yaşam kalitesi, stres azaltımı ve işimize olan bağlılığımız daha kısa çalışma haftalarıyla artıyor," ifadesini kullandı. Tabi ki eğer gelir de çalışma saatleriyle birlikte düşerse daha kısa çalışma haftaları yeni sorunlar yaratabilir. Ancak Almanya'daki ortalama hane halkı gelirinin de (30,721 dolar) Yunanistan'dakinden (19,095 dolar) yüksek olduğu görülüyor.

Çalışma saatlerinde en büyük azaltmalara giden ülkelerin istihdam oranlarında Büyük Bunalım döneminden beri en büyük artışı kaydettiklerini belirten Washington D.C. merkezli Center for Economic and Policy Research'ün müdürlerinden Dean Baker, "Almanya gibi ülkeler ön plana çıkıyor. İnanılmaz derecede başarılı oldular," açıklamasını yaptı. Almanya'daki işsizlik oranı (5.2%) 2008 krizinden bu yana 4 yüzde puan düşerken ABD işsizlik oranı (6.1%) kriz önceki döneminden hala 1.5 yüzde puan daha yüksek.

Londra merkezli düşünce kuruluşu New Economics Foundation (NEF) ise haftalık iş günlerini yarıya düşürmenin aşırı çalışma, işsizlik, aşırı tüketim, yüksek karbon salınımı, düşük refah, kemikleşmiş eşitsizlikler ve hayatın tadını çıkarmak için yetersiz zaman gibi sorunların önüne geçebileceğini belirtiyor. NEF'in sosyal politika müdürü Anna Coote, "İsveç'teki Göteborg şehrinin belediye başkan yardımcısı bazı çalışanları için haftada 30 saat çalışma tasarısını geçirmeye çalışıyor çünkü üretkenlik için limitin bu olduğunu düşünüyor," ifadesini kullandı.

Ancak haftalık iş günlerinin azaltılması çalışanların daha mutlu olacağı anlamına gelmiyor. Mutluluk Araştırmaları Dergisi'nde geçen sene çıkan "Daha kısa çalış mutlu ol?" adlı makaleye göre daha uzun çalışma saatleri ile çalışan mutluluğu arasında ters orantı olmayabilir. Kore Üniversitesi'nin Uluslararası Çalışmalar Bölümü'nün profesörü Robert Rudolf insanların çalışma saatlerinin azaltılmasını olumlu karşılamasına rağmen bunun iş ve hayat memnuniyetine bir etkisinin olmadığını buldu.

Kariyer sitesi Glassdoor'da kariyer ve işyeri uzmanı olarak çalışan Rusty Rueff 5 günlük çalışma haftasında Pazartesi ve Cuma günlerinin çalışanları yorabileceğini ifade ediyor. Ancak Rueff bunun işinizi sevmiyor ya da işinizin iyi bir amaca hizmet ettiğini düşünmüyorsanız daha geçerli olabileceğini belirtiyor. "Herkesin bütün gece çalıştığı ve pizza kutusuna ikinci kez uzandığında pizzanın soğuk olduğunu fark ettiği anlar olmuştur," diyen Rueff, "Orada olmaktan biraz nefret de etseniz yine de başka bir yerde olmak istemeyebilirsiniz," şeklinde görüş bildirdi.