|
|
AHMET NAZİF ZORLU'YA AÇIK MEKTUP...
|
|
|
|
|
Geçenlerde tiyatroya gitmek istedi canım, kızım ve oğlum ile Profilo'da sahneye konan "Dünyanın Sonu" oyununa gittik. Behzat Uygur, Süheyl Uygur ve arkadaşlarının iki perde olarak sahneye koyduğu oyun hem çok güzel hem de çok komik, başarılı bir oyundu. Oyun sonrası kuliste ziyaret ettiğim Uygur kardeşler artık kendi salonlarını tutmak istediklerini ve arayışlarına devam ettiklerini söylediler. Hatta bu konuda benden de destek istediler.
Bende yeni açılan Zorlu Center'da kaliteli tiyatro salonları olduğunu ve orada oynamalarını tavsiye ettim. Ama tavsiye etmez olaydım. Meğer Uygur kardeşler oranın kapısını çalmışlar. Ama fiyatlar o kadar çok yüksekmiş ki bırakın oynamayı salonun yanına yaklaşamamışlar. En uygun salon olarak Profilo Alışveriş merkezinde ki salonlarda oynamaya karar vermişler.
İstanbul'da salon bulmak sorun. Cevahir İş Merkezini de devlet tiyatroları kapatmış. Özel tiyatrolar haliyle büyük sıkıntılar yaşamaya başlamışlar. Profilo İş Merkezi Allahtan var. Herkes salonları dönüşümlü oyunlarla tutmuşlar. Profilo'da salonlar ful dolu. Uygur kardeşlerde iki değişik oyun ile 3 aylığına salonları tutmuşlar. Kiralar diğerlerine göre daha mantıklıymış.
Behzat Uygur “Tiyatro seyircisinin bütçesi belli. Büyük paralar yapamayız zaten. Bizimde büyük para beklentimiz yok. Biz tiyatroyu yaşatmalıyız. Babamızın mesleği ve severek yapıyoruz.” dedi. Behzat doğru söylüyor da sanata ve sanatçıya destek veren iş adamları nerede? Yüzlerce AVM yapmayı biliyorsunuz içine sinema salonları da yapmayı akıl ediyorsunuz ama iki tiyatro salonu yapmayı düşünmüyorsunuz ya da akıl edemiyorsunuz.
Sevgili Ahmet Nazif Zorlu, siz Türkiye’nin saygıyla anılan başarılı bir işadamısınız. Ticari hayatınızda birbirinden değerli ve başarılı projelerle ülkemize hizmet ettiğinizi bilenlerdenim. İstanbul’daki Zorlu Center’ı da fırsat buldukça ziyaret edenlerdenim.
Türkiye ve İstanbul’un hizmetine sunduğunuz Zorlu Center görkemli ve iddialı bir açılış ile hizmete girdi. Birbirinden değerli ve önemli markalara sahip bu alış veriş merkezinin sinemaları ve tiyatro salonları da var. Sevgili Ahmet Nazif Zorlu Bey, siz sanatın sanatçının yanında olmak zorunda olan iş adamlarından birisiniz. Özel tiyatroları desteklemek çok önemli. Birbirinden kaliteli oyunlar ve birbirinden kıymetli tiyatro sanatçıları Zorlu Center da ağırlamak istemez misiniz?
Siz pahalı kiralar aldığınız o önemli markalar ile tiyatro salonlarınızı bir mi tutuyorsunuz? O iş başka o iş başka. Burada önemli olan özel tiyatrolara yer açmak. Ve uyguladıkları bilete göre seyirci sayısına göre salonları uygun kiraya vermek gerekmektedir. Böylece Zorlu Center’a gelen tiyatro sevenler Zorlu Center’ı gezecekler, çay kahve içecekler belki de alışveriş yapıp Zorlu Center'ı daha yakından tanıma imkanı bulacaklar. Siz Sayın Ahmet Nazif Zorlu belki salonların çok pahalı olduğunu ya da ne durumda olduğunuzdan haberiniz yok ama özel tiyatrolar salon konusunda çok sıkıntılı. Neden Türkiye'nin en önemli iş adamı olarak bu işe el atıp tiyatrocuların ve tiyatro severlerin yanında olmuyorsunuz?
Sayın Ahmet Nazif Zorlu bu işe kesin sizin el atmanız gerekmektedir. Müdürleriniz belki de salonların yüksek fiyattan verilmesinin en doğrusu olduğunu anlatmaya çalışırlar ama gerçek öyle değil. Gerçek, özel tiyatroların bu paralar ile sizden salon kiralayamamaları. Kiralamaya kalksalar o zaman yüksek fiyatlara bilet satmak zorunda kalacakları. İşte bu konuda da tiyatrocular buna çok karşı. Belli bir ücret karşılığında gösterilerini tiyatroseverlere sunuyorlar. Bu uygulamadan da çok memnunlar.
Önemli olan Türkiye'nin önemli iş adamlarının bu kültüre ve tiyatroya sahip çıkmalarıdır. Hala İstanbul’da yeterince salona sahip değiliz. Birde Zorlu Center gibi iş merkezleri ellerinde ki salonları fahiş fiyatlarla kiraya vermeye kalkarlarsa işin sonu pek iyi olmaz. Ben bu konuda bir tiyatro sever olarak Sayın Ahmet Nazif Zorlu'ya büyük bir iş ve sorumluluk düştüğünü düşünüyorum. Sanatın, sanatçının ve özel tiyatroların yanında olun. Çok şey kaybetmezsiniz aksine çok şey kazanırsınız. Saygılarımla...
Hakan Solaker...