|
|
Çözüm İnternet Kanalları mı?
|
|
|
|
|
Türk televizyonculuğunun yeni prensi internet kanalları. Üç büyüklerde yeni forma giymeye başlayan altyapının genç futbolcularına olduğu gibi herkes bir anlayışlı, bir pozitif... İnanılmaz bir balayı yaşanıyor. Oyuncular, izleyiciler, yapımcılar herkes her türlü desteği veriyor. Yapılan işler genel olarak klasik kanalların 2-3 gömlek üstünde. Masumun özellikle ilk iki bölümününde eleştricek birşeyler bulmak nerdeyse imkansız. Belki sadece genel bir eleştiri olarak “hadi küfür serbest basın kalayı” havası insanı biraz rahatsız ediyor denebilir. Ama dengeyi bulmak için bir uçtan diğerine biraz savrulmak adettendir.
Esas mesele bu seyirciler için daha kaliteli, oyuncular için daha medeni çalışma saatleri, yapımcılar için mantıklı dizi süreleri sunan yapı, balayı dönemi bittiğinde gerçek jürinin yani seyircinin desteğini koruyabilecek mi? Yoksa her kalitesiz iş yapanın, “seyirci bunu istiyor” söylemi bu büyük sınavdan yüzünde alaycı bir gülümsemeyle galip mi ayrılacak? Bütün dileğim, belki de Türk televizyon tarihinin en önemli dönüşüm şanslarından biri, sessiz sedasız girdiği bu büyük mücadeleden galip ayrılsın. İnternet kanalı aboneliklerine ödeyeceğiniz, aylık bir paket sigara parası civarı ücretler uzun vadede kaliteli işler izlemek için son şansınız olabilir.
Desteğinizi esirgemeyin.