Geçen sezonun belki de en büyük hayal kırıklığı Kurt Seyit ve Şura idi... Bu sene de aynı hızla yollarına devam etmekteler. Son dönemde ki Türkiye'nin tartışmasız en büyük starı Kıvanç Tatlıtuğ, karşısında yine son dönemin parlayan yıldızı Farah Zeynep Abdullah, bu sezon katılan Fahriye Evcen ve daha birçok star ve Star TV’nin tüm desteğiyle bu güne kadar bir dizi için gerçekleştirilmiş en büyük tanıtım... Sonuç: büyük bir hayal kırıklığı. Çünkü ''iyi senaryoyu belki kötü çekebilirsiniz ama kötü senaryo ile iyi iş çekemezsiniz'' altın kuralının bütün oyuncuları, yönetmenleri ve hatta starları kapsadığı gerçeğini unuttular. Rusya’daki çekimler hayal edilen görkeme yaklaşamamıştı bile. Şu anda diziyi kurtarmak için yapılan değişiklikler, yamalar, eklemeler sadece yanlışı düzeltmenin, baştan doğru yapmaktan daha zor hatta neredeyse imkansız olduğunu kanıtlıyor.
Oysa Ulan İstanbul... Samimiyetin gücü, iyi bir senaristin yazdığı zeki diyalogların lezzeti, ''star''lık sıralamasında yukarıdakilerin arasına giremeyecek dahi olsa Şebnem Bozoklu'nun olağanüstü oyunculuğu bizlere diziyi zevkle izlettiriyor. Ve çoğunu bu dizide tanıdığımız kadronun doğru projeyle ve doğru senaryoyla seyirciyi ve başarıyı yakalamanın aslında ne kadar ''kolay'' olduğunu bir kere daha kanıtlıyor. Tekrar şebnem Bozoklu'ya dönersek; eğer bir oyuncu yer aldığı projeleri kendi performansıyla reyting sıralamalarında üst sıralara taşıyabiliyorsa, herkes samimiyetine, yarattığı karaktere bu kadar kolayca inanabiliyorsa bazı isimlere star demeden önce Şebnem Bozoklu gibi isimleri aklımıza getirmeli ve bir kez daha düşünmeliyiz.
Yıllar önce -sinemanın ilk yıllarında- yakın çekim yapabilecek objektiflerin gelişmesiyle beraber seyirciler oyuncuların yüzlerini yakından görme şansını buldular. Ve bu starlık müessesesinin doğmasını sağladı. Televizyonda izlediği yaşadığı acılara, mutluluklara şahitlik ettiği oyuncuları daha yakından tanımak isteyen seyirciler bu starlık kurumunu yaratmış oldu. Sinema oyuncularının gerçek hayatta kimlerle beraber olduğu, nasıl yaşadığı gibi konular bütün dünyanın gündemine girdi.
''Herkes bir gün 15 dakikalığına ünlü olacak'' demişti Andy Warhol. Günümüzde değişen ve artan mecralar, diziler, televizyon, internet, sosyal medya yıllar sonra Andy Warhol'un öngörüsünün gerçekleşmesini sağlıyor. Bu kadar çok ünlü olması da artık starlık müessesesinin eski önemini yitiRmesine sebep oluyor.
Değişen oyunculuk teknikleri, çok yetenekli yüzlerce oyuncu ve kaliteli oyunculuklar herhangi bir projeye başlayacak insanların ''iki star bulduk mu tamamdır'' kısırdöngüsünden kurtulmak zorunda olduğunu kanıtlıyor.