Acılı, cefalı zor bir hayatla geçmiş Aşık Veysel’ in ömrü. Ama şu an geriye bakıldığında tüm insanlığa büyük bir armağan bırakmak, dizelerinin insanların ruhlarında tınlaması, gönüllerde taht kurması, hayat felsefesi haline gelmesi daha nice nice dokunuş, etki bunlar paha biçilmez.
Evet “Aşık Veysel” 3. Uluslararası Klarnet Festivali’ nde “Dostlar Onu Hatırlıyor“ konserinde hatırlandı ve anıldı. Sahnede Fettah Can, Ceyhun Çelikten, Gökhan Tepe, Hakan Aysev, İsmail Altunsaray, Linet, Orkestra, Serkan Çağrı, Yavuz Bingöl, Yonca Lodi, Zara şarkılar söyledi. Cumhurbaşkanı Sekreter Yard. Sn. İbrahim Kalın sazı ve sesi ile davet üzerine katıldı. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Aşık Veysel’ in torunu Sn. Çiğdem Özer de konser-gösterinin sonunda Aşık Veysel’ in kendi sesi ile birlikte tüm sanatçılar ve dinleyicilerle birlikte katıldılar “Uzun ince Bir Yoldayım, Gidiyorum Gündüz Gece” türküsünü söylemek için.
Veysel’ in hayat hikayesi ve onun Türküleri, görüntülerle ve bir text ile bezenmişti. Ancak hazırlık aşaması çok meşakkatli geçmişti. Manen de ağır. Çünkü Veysel’ in hayatına yakından baktığınızda nasıl bir insanla karşı karşıya olduğunuzu daha da fark ediyorsunuz. O kara, kuru küçük adamın kapkaranlık dünyasında ne büyük evrenler taşıdığını görüyorsunuz. Serkan Çağrı bu aşamaların hepsini birebir yaşamış ses-görüntü dosyalarını aramış, taramış birebir ekibi ile gitmiş kayıtlar yapmış büyük bir arşivle başlamış. Bizlere sunduğu özü idi ve azı idi bu malzemelerin. Arada bir durup bir hikaye anlatırdı ve herkesin gözü yaşlar içinde ara verilirdi. Toplantılarda bu çok oldu. Sonunda Hakan Bilgin anlatıcılığı ile teknik ekip görüntü ve ses montajları kurgusu ile güzel bir çalışma çıktı ortaya.
Konser öncesi CRR Konser salonunda prova – soundcheck – güvenlik araması – son hazırlıklar derken dinleyiciler salonu doldurmaya başlamıştı bile. Derken Sn. Cumhurbaşkanımızın gecikeceği haberi geldi. Bununla birlikte Sn. İbrahim Kalın dahil onca ünlü-ünsüz-sanatçı-organizatör kısacık sürede elbirliğiyle öyle bir seferberliğe girildi ki anlatamam. Herkes aynı düzlemde eşitlendi. Üst-ast ünlü-ünsüz-önemli-önemsiz bir anda aynı oldu. Gelen halkı yani dinleyicileri hoş tutabilmek için hummalı bir çalışma ile organizasyon, repertuar, notalar, kurgu v.s. derken hop diye bir ön konser organize edildi.
Bakıldığında oradaki birincil amaç “Aşık Veysel” ve de halkla bir kez daha buluşturmaktı. Halktı beklerken hoş tutulması gereken en önemli unsur. Gerçekten de hoş vakit geçirildi. Sn. Cumhurbaşkanımız geldi ve sahneden kısacık bir konuşma yaptı Veysel hakkında, ona da olan insanı etkisi hakkında. Sonra da;
İster Cumhurbaşkanı, ister Başbakan, isterse de Trilyonların sahibi olun.
Şu fani dünyada herşey boş. Usta’ nın dediği gibi “ iki kapılı bir handa gidiyoruz gündüz gece” hepimiz Uzun ince bir yolda gidiyoruz gündüz gece. Asıl önemli olan “Baki kalan şu kubbede bir hoş sada” bırakabilmek ...
Şimdi başlayacağız ve izleyeceğiz ancaaak! Önce sizleri ( tüm halka ve de sahnedeki sanatçılara dönerek ) elimde olmadan dahi olsa bu kadar beklettiğim için sizden helallik almam lazım dedi. Ve herkes Helal olsun ! dedi. Ve öyle başladık ve bitirdik konser-gösteriyi.
Sonuçta hepimiz Dinleyiciler, Sanatçılar hepimiz Halkız. Veysel’ de Halktır. Bekleten Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı dahi olsa Halk bu ülkedeki en önemli unsurdur. Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı bunun farkında olarak helal’lik istemiş ve halk da ona vermiştir.
Saygı ve Sevgi ile ...