Bir adım önde...
Günün Haberleri Giriş Sayfam Yap Favorilere Ekle Künye İletişim Son Dakika Ekle RSS
 
mehmetkesim
 
ANA SAYFA MAGAZİN SİNEMA MÜZİK MEDYA FOTO GALERİ VİDEO GALERİ TÜMÜ
ANTALYA   18/25 °C
 
 
    TODEV' den Mum Atölyesi Açılışı  
 
    GAÜ'de Türkan Şoray ile Ediz Hun Söyleşisi  
 
    Prof. Dr Ata Atun Yazdı :Kıbrıs’ın Sahibi Biziz  
 
    Gönül Dağı’nın Asuman’ı Hazal Çağlar :“Benim Babam Oyuncu Olmamı İstemiyordu ama …”  
   
  Hakan Solaker   
MAGAZİN HABERCİLİĞİNDE BİR "HAVUZ" PROBLEMİ VAR...
15 Ekim 2014 Çarşamba

Magazin gazeteciliği çok önemli ve bir o kadar da ciddi meslektir. 1984 yılında adım attığım bu mesleği hala severek yürütüyorum. Çok kişiden aldığım dersler, fırçalar ve eğitimler bana bu gazetecilik yolunda çok şeyler öğretti. Nurcan Sabur, Aykut Işıklar gibi üstatların dışında Tevfik Yener, Ersan Çelik ve Selahattin Duman, Bülent Aydın gibi isimlerin yanında da tecrübeme tecrübeler kattım.

Bizim muhabirlik dönemi ve bugün ki muhabirlik dönemine bakıyorum çok şey değişmiş ve tamamen suni gündem ile yürüyen bir gazetecilik haline gelmiş. Bizim zamanımızda magazincilik özel habercilik üzerine kurulmuş bir meslekti. En önemli olay ise haber atlatmak ve ciddi haberler yapmaktı. Muhabirler ayrı ayrı gazetelerde çalışır, iyi dostlukları iyi arkadaşlıkları olan kişilerden oluşurdu. Arkadaşlarımız için canımızı verirdik ama özel haberimizi, ya da atlatma haberimizi birbirimize vermezdik, hatta sohbetini bile etmezdik. Herkes yarın gazetelerde birbirini nasıl atlattığını görür, atlatan teşekkürü alır, atlatılan bölüm şefinden bir güzel fırçayı yer ve aklı başında görevine başlardı.

Bu magazin haberciliği aynı ciddiyette ve düzeyde devam etti. Bizler mesleğimizde büyüdük, köşe yazarlığı veya magazin müdürlüğüne terfi ettik. Kimimiz de televizyonlara sıçradı. Başarılı bir jenerasyon yaşadık anlayacağınız. Şimdi bugüne dönelim, magazin yine önemli ve magazin yine okunuyor, takip ediliyor. Fakat gözlerden kaçan çok önemli bir konu ya da konular var. Ya biz geçmiş zamanda çok aptaldık ya da bu zamanın muhabirleri çok zeki.

Özellikle gece muhabirleri bir havuz anlaşması çıkartmışlar, dönüşümlü çalışarak gazetelere havuzlarından gece olup biten tüm haberleri paslıyorlar. İnanın aylarca eline fotoğraf makinası almadan gazetecilik yapan muhabirler var. Büyük gazeteler aynı resimleri gazetelerinde yayınlarken rahatsız olmayan magazin müdürleri var ve en önemlisi bu haberlerin neden aynı resim ve karelerden oluştuğunu sormayan Yazı İşleri, Genel Yayın Müdürleri var.

Bize öğretilenlerin tam tersini uygulayan muhabirler grubu hayatlarından memnunlar. Haber atlatmak yok, yoğun çalışmak yok. O akşam ne varsa haber o. Görevliler çektikleri haberleri havuzda topluyor, haberi yazıyorlar ve havuza bağlı arkadaşlarına atarak işlemlerini tamamlıyorlar. İşte bunun adına da magazin gazeteciliği diyorlar. Peki, böyle yetişen magazin gazeteciliğinin geleceği nasıl olacak? Bu havuz ebediyen böyle devam mı edecek? Magazin müdürleri uyumaya devam edecek, yazı işleri müdürleri ile genel yayın müdürleri bu havuz problemine devam diyecekler.

Zaten pamuk ipliğine bağlı magazin gazeteciliği daha önemseneceğine daha da ileriye gideceğine fabrikasyon çalışma fikriyle geriye doğru gitmekte, muhabirlerde haber yakalama heyecanı kalmadığı gibi yaptıkları haberden de heyecan duymuyorlar. Aynı kare bir fotoğraf aynı haber, aynı yazı ve değişik gazetelerde yayınlanan aynı haber ve değişik muhabir imzaları. Bu mudur gazetecilik anlayışı? Bu mudur magazincilik? Bu mudur müdürlük anlayışı? Herkes memnun köşelerine çekilmiş "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığı ile devam ediyorlar. Eğer sen bir müdür olarak muhabirlerine söz geçiremiyorsan, özel haber istemiyorsan ve en önemlisi "Nedir bu havuz çocuklar" diyemiyorsan senin de gazeteciliğine geçmiş olsun kardeşim"

Kısacası magazin gazeteciliğinde ciddi bir havuz problemi var. Kim çözer kimler çözer bilemem ama gidişat çok iyi değil. Yeni nesil magazinciliği nasıl öğrenecek? En önemlisi haber atlatma ve özel haber olmadığı için Magazin Gazetecileri Derneği nasıl ödül dağıtacak? Doğrusu gazetelerin ve magazin programı yapan televizyoncuların bölüm müdürleri bu havuz problemine el atabilir. Bu kurnazlık son bulursa daha iyi ve kaliteli haberciliği, muhabirleri rekabet içinde tutarak gerçekleştirebiliriz. Yoksa bir gün gelecek o havuz magazini yutacak ve ortada ne haber ne de problem kalacak. Gelin yol yakınken herkes üzerinde ki sorumluluğu üstlensin ve bu probleme el atsın.
Herkese iyi ve sağlıklı günler dilerim. Hoşça kalın...
 
Hakan Solaker...


E-posta   Facebook   Twitter     Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR     Onay bekleyen yorum yok.
 

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
 
   
 
Bu haber henüz yorumlanmamış...

 
FACEBOOK YORUM Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
 
  GÜNÜN MANŞETLERİ
TODEV' den Mum Atölyesi Açılışı

TODEV' den Mum Atölyesi Açılışı

  ANTALYA,Mehmet Kesim'in SİZ ANTALYAYI HAK EDİYOR MUSUNUZ ? Köşe yazısını Konuşuyor
  YAZARLAR
 
 
Dilber Dansı Ya Olmasaydı, Hayatımız ne Olurdu ?
 
Hakan Solaker
 
 
ANTALYA,Mehmet Kesim'in SİZ ANTALYAYI HAK EDİYOR MUSUNUZ ? Köşe yazısını Konuşuyor
 
Magazin Ekibi diyor ki...
  ÇOK OKUNANLAR
  FOTO GALERİ
Burçin Terzioğlu ve İlker Kaleli

Burçin Terzioğlu ve İlker Kaleli

Byturco
  ÇOK YORUMLANANLAR
  FACEBOOK'TA MAGAZİN EKİBİ
  TWITTER'DA MAGAZİN EKİBİ
  ANKET
     
 
Hande Yener mi? Demet Akalın mı?

Hande Yener
Demet Akalın

Sonuçlar Anket arşivi
 
     
 
 
 
  •Künye
  •İletişim
  •Reklam
  •Sitene EKle
 
 
  •Magazin
  •Sinema
  •Müzik
  •TV Dünyası
  •Moda
  •Medya Dünyası
  •Kültür&Sanat
  •Turizm
  •Yaşam
  •Teknoloji
 
 
  •deneme