Bundan sonra Cem Yılmaz'a sorulduğunda ''en iyi filmim, en sevdiğim filmim Hokkabazdır'' diyemeyecek. Çünkü Pek Yakında, Cem Yılmaz'ın bu güne kadar yaptığı filmlerin en iyisi. Türk sinemasının korsan dvd sorununu, düşük bütçelerle film yapmanın eziyetlerini Cem Yılmaz'dan başka hiç kimse bu kadar naif, bu kadar sevimli anlatamazdı. Zaten filmin oyuncuları ve oyunculuklarından bahsetmeye gerek bile yok. Zafer Algöz'ün muhteşem performansı, Çağlar Çorumlu'nun samimi oyunculuğu ve Zerrin Tekindor'un izlediğimiz bütün işlerinde olduğu gibi usta oyunculuğu filmin en renkli öğeleriydi. Zaten Zerrin Tekindor son yıllarda dahil olduğu her işi yukarıya taşıyor. Mesela geçen sene Oyun Atölyesi'nin 'Kim Korkar Hain Kurttan' adlı oyunla yakaladığı büyük başarıda ve topladığı ödüllerde Zerrin Tekindor'un ve tabii ki Tardu Flordun'un katkısı inkar edilemez.
Tekrar filme dönersek; ufak yardımcı rolleri Nurgül Yeşilçay, Mazhar Alanson ve Yılmaz Erdoğan gibi isimlerin canlandırdığı bir projenin başarısız olmasından bahsedilemez bile. Peki, ya bu film tam da aynı şekilde, ancak tanınmamış isimler tarafından çekilseydi... O zaman da kendinden bu kadar bahsettirebilir miydi?
Seyircinin bu filme vereceği tepki belki de Türk Sinemasının geleceği için çok önemli. Eğer böyle bir star topluluğu bu kadar başarılı ve temiz bir filmle bile 'gişe başarısı' yakalayamazsa o zaman sinemamız 'ikinci sınıf' komedilerle 'sıkıcı sanat filmleri' ikileminden belki de daha çok uzun süre kurtulamayacak demektir.
Can Arca