Instagram sayfasında bir yazı kaleme alan Gülben Ergen, şunları yazdı:
Dostunun yargı sebebi seni dönek yaparsa asıl odur tehlike!

Deniz Seki'yi her ziyaretimde, "Űç çocuğun var, utanmıyor musun?" diye yargılandım. Ne hakaret, ne ağır suçlamalar. Benim arkadaşım! Suçlu, suçsuz kendi hayatı, kendi cezası... Ama arkadaşım... Ziyaret ettim, edeceğim.

İyi olması için elimden her geleni yaptım, daha da yapacağım... Can Dündar... Gündüz kuşağında hiçbir televizyon programına konuk olmazken; ne kariyeri ne okur kitlesi ile uyuşan, benim daha eğlenceye yönelik programıma konuk oldu... Bir telefonumla, bir ricamla...

Bana konuk gelmesiyle övündüm. Çünkü rakip, diğer gündüz kuşağı yapan meslektaşlarımın alamayacağı kadar değerli bir konuktu. Tıpkı Elif Şafak gibi... Bana inanarak geldiler, misafirim oldular...

"Can Dündar'a selam olsun" dedim diye işitmediğim hakaret kalmadı.
Ey ülkem insanı !

Dostluğunu gördüğüm her insana selam da yollarım, ziyaret de ederim. Yargı sebebine değinecek bir mesaj vermedim ben... Bunu veren sizlersiniz. Ülkemin Cumhurbaşkanı beni iftarına davet etmiş. Vay nasıl gidermişim? Vay hem Tayyip Erdoğan'ın davetine gidip, hem Can Dündar'a selam olsun nasıl dermişim?

Bu nasıl zihniyet? Bu nasıl bir parçalanmışlık? Ben sadece hüsnü kalple Allah rızası için Hac yaptığımda da mesleğimle bağdaştırmayan kısır zihniyetler ibadetimi sorgulamışlardı...Siz benim ibadetime, dostuma selam yollamama, politik hiç bir mesaj içermeyen önce iyi insan olma prensiplerime yorum yaparken saygıyı eksik ediyorsunuz. Ben sizler gibi 24 saatimi politika yaparak politik düşünerek geçirmiyorum. Her konuya politik yaklaşmıyorum. Bana özelime, aileme, kişilik haklarıma fazlasıyla haksızlık ediyorsunuz. Etmeyin!

CAN DÜNDAR'A BÖYLE SELAM GÖNDERMİŞTİ