Yılların deneyimi ile yorumları ve yazıları okuyucuları tarafından büyük ilgiyle takip edilen Hakan Solaker yeni köşe yazısında bazı tespitler yaparak tavsiyelerde bulundu 
İşte Hakan Solaker'in yeni köşe yazısı

        Evde Kal Türkiye ve Magazin Gerçeği

Tüm dünyayı sardığı gibi ülkemizi de etkileyen covid-19 Corona virüsüyle savaşabilmek, sağlıkçılarımıza yardımcı olabilmek ve en kısa sürede bu illet hastalığı dünyamızdan atabilmek adına 'Evde kal Türkiye ' sloganıyla evlerimize kapandık.
Her türlü meslek sektörünü etkileyen ve ticaretin kalbini durma noktasına
getiren bu virüs dünyayı etkisi altında tutmaya devam ediyor.
Biz kendi mesleğimizi ve sanat camiasını konuşalım. Diziler, sinema filmleri, gece kulüpleri, konserler, tiyatro kısacası tüm sanat faliyetleri durduruldu. Sanatçıarımız evlerine kapandı. Bazen bu evde kal tavsiyelerini dinlemeyen sözde topluma örnek olmuş birkaç sanatçımız dışarıya çıkarak yasağı delmiştir.
Magazin haberciliğine gelelim. Malesef haberlerimiz sosyal medyaya bağlı kalmıştır. Evde kalan ünlülerin ev paylaşımları haber olmaya başladı. Bende ünlüleri sosyal medyadan takip ediyorum. Şunu söyleyeyim ne yazık ki evde yapılan paylaşımların yüzde sekseni topluma hiçbir şey vermeyen. örnek olmayan saçma sapan şeyler. Ben bir gazeteci olarak sanatçılarımızdan akıllı paylaşımlar bekliyorum ama yine çok az kısmını ayırıyorum çoğunluğunun ya evde kalmaktan sinirleri, psikolojisi bozulmuz aptak saptal paylaşımlarla ilgi çektiğini sanıyorlar.
Hatta şu ülkemizin zeki kızlarından biri olan Şeyma Subaşı paylaşımları oldukça ilginç. Üstelik bir anne ve kızını yanında göreceğime İtalyan sevgilisi hep yaynında
maşallah. Bu Şeyma Subaşı'nın beynini bir kuşa yerleştirseniz o kuş inanın geri geri uçar.
Peki evde kal uyarısına uyduğumuz için ve evde vakit geçirmek zorunluluğuzdan dolayı krizi nasıl avantaja çevirebiliriz. Şöyle söyleyeyim magazinciler evlerinde kitap okuyabilir, projeler yazabilir ve haberciliğini dijital ortamda yürütebilir. Oyuncular bol bol film izleyebilirler kendilerini geliştirmek adına, senaristler yeni senoryalar yazabilir, yönetmenlerde projeler üzerinde bol bol çalışarak ileriye dönük kendilerini geliştirebilirler. Yapımcılar senaryolar ve yeni yapımları daha rahat okuyup hazırlayabilirler.
Aynı şekilde ses sanatçıları yeni şarkılar peşine düşebilir, besteler yapabilirler, müzisyenlerde öyle.
Kısaca özeti şu mesleğimiz her ne ise evde kal krizini fırsata çevirebiliriz. Yeter ki isteyelim. Aptal saptal videolar ile ilgi çekmeye çalışmayın. Akıllı olun, sağ duyulu olun evde iş üretin ve tabi ki "EVDE KALIN" sınıfta kalmayın...